Ülkemizde elektrik piyasasından devlet tekeli çekildiği için, bu piyasada iş yapan tüm kurumlar özel şirket olarak nitelendirilebilir konuma gelmiştir. Bu noktada uygulanan elektrik tarifeleri, elektrik tedarik şirketlerinin sunduğu hizmet prensibi ile kullanıcıya ulaşmaktadır. Ancak buna rağmen devlet, sektörde güvenilir hizmeti sağlamak için düzenleme ve denetleme görevini bırakmamıştır. Bu sayede ticaretin her iki tarafında yer alan kişilerin hakları, yapılan düzenlemeler sayesinde koruma altına alınmıştır.
Elektrik tarifleri, piyasa koşullarında tüketicileri en fazla ilgilendiren denetleme ve düzenlemelerden biridir. Elektrik tarifeleri; tüketicilere uygulanacak olan elektrik tarife fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan çok önemli bir yöntemdir. Yani elektrik enerjisinin kullanılması gerektiği alanlarda, indirim oranı ve fiyatlar bu elektrik tarifleri sayesinde belirlenmektedir.
Sektördeki ana tarife (Ulusal Elektrik Tarifesi), Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından tespit edilir. Elektrik tedarikçisi, değiştirmemiş tüketiciler EPDK’nın ulusal elektrik tarifelerinde belirlediği birim fiyatlardan elektrik tüketimi yaparken, serbest elektrik tedarikçilerinin belirlediği tarifeleri ise EPDK tarifeleri dikkate alınarak ama bu tarifeler üzerinde yapılan indirimler sayesinde belirlenir.
Ulusal elektrik tarifeleri, EPDK tarafından her üç ayda bir yeniden açıklanır. Serbest olmayan tüketiciler ve serbest tüketici olup da hakkını kullanmamış tüketicilere uygulanacak enerji birim fiyatları ile her tüketiciye uygulanacak enerji dağıtım bedeli birim fiyatları, açıklanan bu ulusal elektrik tarifleri sayesinde belirlenir.
Ulusal elektrik tarifeleri; Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yılda dört kez açıklanan ve daha öncesinde tedarikçisini değiştirmemiş ya da değiştirmeye hak kazanmamış elektrik tüketicileri için uygulanacak olan elektrik fiyatlarını belirleyen tarifleri kapsar. Yani ülkemizde elektrik fiyatlarını belirleme yetkisi tamamen EPDK’nın elindedir. EPDK, aktif enerji tüketim birim fiyatını belirlemeden önde, üç aylık ulusal bir tarife hazırlar. Aktif enerji birim fiyatı ise bu sayede şekillenmeye başlar. Tedarikçi firmasını değiştiren tüketicilerin faydalanmasını sağlayan elektrik faturası indirimi, bu tarife üzerinden yapılır.
EPDK ulusal elektrik tariflerinin açıklanma dönemler ise şu şekilde sıralanabilir:
Ulusal elektrik tarifeleri ile hem tüketicilerin kullandıkları enerji bedeli olan aktif enerji bedeli belirlenirken, diğer yandan elektrik faturalarına yansıyacak olan birin fiyat açıklanır. Tüketici, elektrik faturalarına etki gösteren diğer birim fiyat kalemi elektrik dağıtım bedeli olarak karşınıza çıkar. Ayrıca elektrik dağıtım bedeli, tüm tedarikçiler için sabit fiyatlıdır.
Elektrik tedarik şirketleri, tarifeleri belirlerken genel olarak EPDK tarafından açıklanan ulusal tarifleri baz alır. Piyasada en fazla rastlanan tarifler ise genellikle ulusal tarifelere göre belirlenen indirim oranları ile tüketicilere sunulur. Bu şekilde oluşan tarifler için indirimli elektrik tarifesi ismi kullanılır. Örnek vermek gerekirse; elektrik tedarikçisi, tarifesini ulusal tarife üzerinde %10 olarak belirlenmiş ise bu sözleşme süresi içerisinde elektrik fiyatı ne olursa olsun, ulusal tarife fiyatları üzerinden %10 daha düşük fiyatta elektrik enerjisi tedariki yapar. Bu süre zarfında elektrik fiyatları zamlansa ya da düşse bile, tüketiciler her zaman için aynı indirim oranı ile tespit edilen fiyatlar sayesinde enerji tüketimi yapar ve elektrik faturasını bu şekilde öder. Tüm tedarikçiler kendi fiyatlarını, bu tariflere göre belirleyerek tüketicilere kendi tariflerini sunar.
Ülkemizde elektrik faturası tarifeleri Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından belirlense bile, birim fiyat devlet ve özel sektör kalemlerinden direkt olarak etkilenir. Bu anlamda tedarik şirketlerinin kendi aralarında oluşan serbest piyasa dinamikleri, serbest tüketicilerin standarda göre indirimli elektrik tarifelerinden yararlanmasını sağlar. Buda güncel elektrik faturasının ortaya çıkmasını sağlar.
İndirimli elektrik tarifeleri; tedarikçiler tarafından ulusal elektrik tarifesi üzerinde yapılan yüzdelik indirimlerle tespit edilir. Tedarikçi firmalar elektrik tedarik maliyetlerine göre uygulanacak olan indirimli elektrik oranını tespit eder. İndirimli elektrik fiyatları, tamamen bu oran dikkate alınarak hesap edilir. Örnek vermek gerekirse; iş yerleri için %10 indirim veren bir tedarikçinin indirimli birim fiyat üzerinden belirlenir. Bu noktada elektrik tüketimlerinin bu birim fiyatın çarpılması ile tespit ederken, net bir fatura ortaya çıkar.
Sabit fiyatlı elektrik tarifesi, sözleşme süresi boyunca aktif enerji birim fiyatının sabit olarak kaldığı bir elektrik tarifesi olarak karşınıza çıkar. Piyasadaki elektrik fiyatları ne kadar artarsa artsın, zamanlanmayan sabit fiyatlı tariflerde birim fiyatlara zam yapılmaz. Bu tarifeler sabit birim fiyatlı tarifeler olduğu için, ulusal elektrik fiyatlarındaki artış ya da düşüşler çok önemli bir rol oynar.
Sabit fiyatlı elektrik tarifesinin sunduğu avantajlar şu şekilde sıralanabilir:
Kullanılan sabit birim fiyatlı elektrik tarifesinin ne zaman sonlanacağının bilinmesi çok önemlidir. Aksi durumda yeni tedarikçiyi tercih etmek için vakit kalmayacaktır. Bu gibi bir durumda mevcut elektrik tedarikçisinin tarifesini kullanmaya devam edebilir. Ancak bunun belirsiz olması, tüketicinin bazı dezavantajlar yaşamasına neden olabilir. Tüketiciler güncel ulusal tarifelere göre çok daha yüksek maliyetli bir tarife kullanmak zorunda kalabilir.
Sabit fiyatlı elektrik tarifelerinin sözleşme süresi dolmadan en az 2 ay önce, ilgili elektrik tedarikçisine mutlaka haber verilmeli ve mümkünse daha iyi şartlarda bir tarifeye geçilmeli ya da sözleşmenin devam etmesi için sözleşme yenilenmelidir.
Aktif enerji bedeli olarak bilinen elektrik tüketim bedeli; 1 kWsa tüketim başına hesaplanmış olan birim fiyatıdır. Tedarikçisini değiştirmemiş olan ev ve işyerleri için meskenlerde 240 kilovat saate kadar olan düşük kademe tüketimlerde enerji bedeli kilovat başına 1.21 TL, 240 kilovat saati aşan ve yüksek kademeli olan gruba giren tüketimlerde ise bu ücret 1.98 TL’dir.
Elektrik dağıtım şirketlerine ödenen hizmet bedeli olan dağıtım bedeli ise 3.5 kuruşa denk gelir. İş yerleri ve ticarethanelerde yaklaşık olarak 34 kuruş, sanayi alanlarında ise 25 kuruş olarak hesap edilir. Söz konusu olan bu bedel, tedarikçinin elektriği üretim tesisinden alıp konut ya da iş yerlerine ulaştırılması için yapılan ödemedir.
Elektrik tüketim vergisi de belediye tüketim vergisidir. Belediye Gelirler Kanunu gereğince tüketiciler tarafından belediyeye ödenen aktif enerji birim fiyatının %5’i oranında yapılan bir ödeme şeklidir. Sanayi alanlarında ise bu oran sadece %1’dir. Faturalarda, diğer vergi ve masraflarda dâhil edildikten sonra ulaşan tutar üzerinden hesap edilen KDV, Mart 2024 ayından itibaren meskenlerde ve tarımsal sulamalarda kullanılan elektrik için %8 oranında hesap edilir.
Kurumlar haricinde elektrik birim fiyatı üzerinde etkili olan bazı dış faktörler söz konusudur. Santrallere zarar veren bazı doğal afetler, bu kurumların borç yapılandırmasına bağlı olarak döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar ve devletin savaş, cari açık gibi nedenlerden dolayı uyguladığı zam politikaları; elektrik faturası fiyatlarında bazı dalgalanmalara neden olabilir. Ev ve iş yerlerinin enerji verimlilik derecesi ise elektrik faturasını doğrudan etkiler.
Minas Enerji, söz konusu enerji piyasasının nabzını tutarak, ihtiyacınıza hitap eden hizmetleri sunmak olduğunda profesyonel bir firma olarak karşınıza çıkar. Uzun yıllara dayanan çalışma tecrübesi ve sürdürülebilir enerji kaynaklarından maksimum verim elde etmek söz konusu olduğunda Minas Enerji farkını ortaya koyan hizmetlerle rakiplerinden hep bir adım öne çıkmayı başarır. Sizde Minas Enerji ile çevre dostu olan temiz enerji kaynaklarını kullanırken, gelişmeye ve büyümeye devam eden firmamızın tecrübesinden faydalanmak için web sitemizde yer alan iletişim numaralarını kullanarak hemen bizimle irtibat kurabilirsiniz. Enerjide üst düzey kalitenin tek adresi her zaman Minas Enerjidir